2 Aralık 2009 Çarşamba

THE WOMEN


Modern yaşamla birlikte değişen ilişkiler aldatma konusunu da sık sık gündeme getiriyor. Bazen aldattığını açıkça anlatan kadınlar haberlere konu olurken bazen de aldattı diye öldürülen kadınlar karşımıza çıkıyor.Uzmanlar kadınların değişen yaşam koşulları ve ekonomik özgürleşmesiyle birlikte artık aldattma arayışı içine girdiğini söylüyor. aldatma gerekçelerini sordu, bakın hangi cevapları aldı..Günümüzde kadınlar neden daha fazla aldatmaya başladı? Her konuda olduğu gibi aldatmada her vaka kendine özeldir. Modern dünyada kadın, erkeğin benzer rollerini üstlenmiş durumda, 50 yıl önceki yerinden farklı bir yere geldi. Eve parasal katkıda bulunuyor, sorumluluk alıyor. Evinin dışında daha fazla yer alıyor. Dolayısıyla erkekle bu anlamda sosyal, kültürel bakımdan eşitlenmesi söz konusu. Erkek aldatmadan ne bekliyorsa kadın da aldatmadan aynı şeyi bekliyor. Erkek nasıl aynı kadınla olmak yerine bir değişiklik arıyorsa kadın da artık dışarıyı tanıyor ve aynı farklılığı istiyor.Aldatmanın altında yatan en önemli neden nedir? Hepimiz kendimizi severiz ve buna narsizm deriz. O narsizmi en yakınınızdaki kişi besler. Eşiniz besler. Ama bütün bunların yanında cinsel beklentiler vardır. Kadın için de erkek için de beğenilmek isteği vardır. Monotonluk, tatminsizlik varsa eş eskisi gibi kur yapmıyorsa, arzu dolu değilse böyle bir arayış olabiliyor.Çocuklukta yaşanan örneğin baba sevgisi görememe gibi sebeplerin aldatma üzerinde etkisi olabiliyor mu? Öyle bir şey olursa erkek de “ben anne sevgisi görmedim” diye aldatabilir. Bunlar biraz da aldatmaya bir kılıf uydurmaktır. Zaten aldatma toplum tarafından hoş karşılanmayan bir davranıştır dolayısıyla böyle dinamik şeyler o kişilerin elinde koz olarak kullanılır. Aldattığını söyleyen bir erkek ya da kadın bunun farkındaysa bu bir bahane olamaz.Aldatma bir hastalık mıdır? Genellikle doğası olarak erkek ve kadın da çok eşlidir. Eğer siz sosyal kurallar olarak tek eşliliğe zorlarsanız (yanlış olduğunu söylemiyorum) bedeninde çok eşli olan varlık bunun arayışı içine girecektir. Aldatma nasıl hastalık olur? Cinsel bağımlılık bir hastalıktır.Kadınların aldatma eğiliminde fiziksel nedenler var mıdır? Kadın da fiziksel yapısı itibariyle poligamdır (çok eşli). Erkeğin kadını baskı altına alışı, bekaret kemerleri tarihteki kadının cinselliğe yatkınlığından kaynaklanır. Kadın aldatmaya daha yatkındır çünkü erkek cinsel ilişkiye girdiği zaman yaşı ya da durumu itibariyle bir süre beklemek durumundadır. Ama kadın istediği kadar ilişkiye girebilir ve bunu belli etmeyebilir. Bu bakımdan kadın ilişkiye daha yatkındır. Erkek de bunu bildiği için kadına baskı yapmıştır. Bir de daha çok erkek aldatır diye düşünülür. Fakat günümüzde yapılan araştırmalar erkek ve kadının hemen hemen aynı oranda aldattığını gösteriyor.Erkek ve kadın aldatması arasındaki fark nedir? Erkek aldattığı zaman gizlemeyi bilmiyor ve daha rahat açıklıyor. Kadın ise aldattığı zaman susuyor. Erkeğin aldatması toplumda kabul görülür ama kadının aldatması kabul edilmez. Bizim toplumumuzda kadınlar aldatıldığında bunu örtbas eğiliminde oluyorlar. Kadın unutmuyor, tolere ediyor erkek ise aldatılmayı tolere edemiyor.Genelde şöyle bir inanış var erkek ilişkisi güzel gittiğinde kadın ise kötü gittiğinde aldatır bu doğru bir düşünce midir? Hayır, böyle bir görüş çok doğru değil çünkü erkek de kadın da iyi gittiğinde ya da kötü gittiğinde aldatabilir. Bazı ruhsal rahatsızlıklar var cinsel dürtülerin artması gibi. Kadın da olduğunda gidip başkasıyla eşini aldatabilir. Bu durumda kadın aldattı mı diyeceğiz. Burada işin başka bir boyutu var. Bunu aldatma olarak yorumlamamak gerekir. Evliliğin iyi ya da kötü gitmesi de tartışılır. Evliliği para için gerçekleştirmiştir adamın parası bitmiştir onun üzerine aldatmıştır. Bu bir neden olmamalı. İyi evlilik ya da kötü evlilik tartışılır.Aldatma olayından sonra ilişki bitmeli mi? Aldatma olayı benim için çok önemli değil. Onun altında yatan nedenleri bulmak lazım. Bu yaşanan olay evliliği ne boyutta etkiledi. Örneğin kadın başka biriyle birlikte oldu, eşi ben evliliğimi yürüteceğim diyor fakat kadın “Ben eşimle beraber olmak istemiyorum” diyor. Böyle bir olayda kişiye illa bu evliliği yürüt diyemem. Ama evliliğini bitirmek istemiyorlarsa evlilik terapisine alabiliyoruz.Aldatma olayından sonra çiftler birbirlerine nasıl davranmalı? Çiftler eğer ilişkiyi devam ettiriyorlarsa olayı gündeme getirmemeliler. Eğer aralarında sevgi varsa ve evlilik dışardan iyi gidiyorsa genellikle aldatma durumlarında özellikle erkeğin aldatmasında göz yumuluyor. Menfaat çatışmaları varsa o evlilik bitiyor. Cinsellik sadece bir simge oluyor ve aldatma da sadece tuzu biberi olayı oluyor.Sanal aldatma da bir aldatma mıdır? Sanal aldatma bir hastalıktır. Tedavi edilmesi gerekir çünkü bu doğru bir olay değil. Yani gerçek olmayan bir dünyada yaşıyorsunuz. Gerçeği değerlendirme tamamen kayboluyor. Sanal aleme giren kişi günlük hayatının büyük kısmını sanal alemde geçiriyor. Sosyal ilişkileri bozuluyor. Eşiyle ilgilenemez, arkadaşlarıyla görüşemez. Bu kadar zaman sanal dünyada geçiriyorsa bedensel ve zihinsel rahatsızlıklar başlar. İlişkileri bozulan kişide psikolojisi de bozulur. Bu aldatmanın ötesinde ciddi bir bağımlılık söz konusu olur.Aldatma hangi toplumsal sorunu beraberinde getiriyor? Aldatmanın artmasıyla beraber ortaya çıkan en önemli şey güvensizliktir. Bana gelen kişiler evlilikten korkuyor çünkü evlilikler aldatmayla bitiyor diyorlar. Böylelikle sosyal yapıda ciddi bir zedelenme olabiliyor.1-BUNU SEN İSTEDİN SENDROMU Kadın aldatılmıştır ve intikam hırsı ile yanıp tutuşmaktadır. Bu aldatma hikayeleri içinde en sık rastlanan ve en kabul gören gerekçedir.Aldatılmış kadın, hele ki olaya gözleri ile şahit olmuşsa kafasında ilk günlerde sadece iki seçenek vardır. Boşanmak ya da aldatmak. Zamanla, belki biraz da toplum baskısıyla, her iki seçenekte kaybolur ve yerini kabullenme alır. Ama bazı kadınlar, yaşadıkları travmadan kurtulamazlar, dişe diş kana kan almadan rahatlayamayacaklarını düşünürler. Aldatılmanın kadın açısından, pek çok acı verici yanı vardır, bunlardan biri de aptal yerine konmaktır. Ve kendisi de aynı şeyi yaparak, kocasından intikam almak ister. Pek çoğu, intikam eyleminden sonra pişmanlık duyar.Kadınların intikamında tuhaf olan, bunu gizli yapmalarıdır. Benim anlayamadığım da budur zaten. İntikam, karşı taraf senin yaptığını görür ve “vay be, faka bastık, intikamını aldı “dediği zaman zevk verir. Oysa, bizim örneğimizde kadın bunu gizli tutar ve sanırım sadece kocasını aptal yerine koymak ister.Aldatılan ve intikam için kendi de aldatan kadınlar, çoğu zaman evliliklerini devam ettirirler. Kocaları onları aldatmaya devam etse de, kadının buna bir kez karşılık vermesi kendisine yeter.Aldatma sebebi “intikam” olan kadınların eylemlerine buldukları gerekçe cümleleri aşağıdaki gibidir: • Her akşam, "Çok işim var, geç gelebilirim" teranelerini dinlemekten bıkmıştım.• Benim evimde, benim odamda, benim yatağımda bir başkasıyla yakaladım ve adam bana hala, "Hayatım inan, seni çok seviyorum" diyor.• Bana acı çektirmekten zevk alıyordu, o da acı çeksin istedim.• Görsün bakalım şimdi nasıl oluyormuş bu işler.2-İNSANIN BAŞINA NE GELİRSE MERAKTAN GELİR SENDROMU Küçük bir azınlık da olsa, toplum içinde varlıkları dolayısıyla, araştırma raporunda bahsi geçmesi icap eden bir grup da meraklı kadınlardır. Bunlar “gözüm açtım seni gördüm” derler ama eklerler, “dünya gözüyle bir tane daha göreyim.Toplumumuzda, ilk kez kocası ile yatağa girmiş kadın sayısı hayli fazladır. İşte bu kadınların az bir kısmı, başka bir erkekle daha sevişmenin nasıl bir şey olacağını merak ederler. Hakikaten de amaçları sadece meraklarını gidermektir. Bunun için, belki özel bir çaba sarf etmezler ama gelen fırsatı da tepmezler. Bir zamanlar nerede hatırlamıyordum, bir aldatma yazısı okumuştum. Kadına sordular, kocanı neden aldatın diye, yanıtı çok yalındı: “Karşılaştırma yapma imkanım olsun istedim ve oldu” Aslında bu kadın için riskli bir durumdur, yaptığı tartıda kocası ağır basarsa amenna ama bariz bir dibe vuruş varsa, o zaman evlilik tehlikede demektir, hele ki çocuk yoksa.Bu kadınlar genelde orta yaş grubuna mensuptur. Sanılanın aksine, kadınlarda da orta yaş sendromu mevcuttur. Kadın, hala eline yüzüne bakılır haldeyken, dünya gözüyle bir erkekle daha birlikte olmak ister. Böyle meraklı bir kadınla evli kocanın yapmaması gereken en önemli şey, karısını yatakta çok mutlu ettiğinden emin olmasıdır.Aldatma sebebi “merak” olan kadınların eylemlerine buldukları gerekçe cümleleri aşağıdaki gibidir: • Karşılaştırma yapabilme imkanım olsun istedim. Oldu...• Fatma Hanım, kendi yaşadıklarını anlata anlata bitiremiyordu, ben de sahiden yatakta böyle şeyler oluyor muymuş merak ettim.• Orgazm denen bir şey varmış, ne olduğunu merak ettim.3-ONUN ARABASI VAR GÜZEL Mİ GÜZEL, ŞOFÖRÜ DE VAR ÖZEL Mİ ÖZEL SENDROMU Şoförü ya da bahçıvanı ile yatan varlıklı kadınları Türk filmlerinden tanıyoruz. Amerikan filmlerinde de şoför ve bahçıvana bir de havuzu temizleyen çocuk eklenir. Genelde bütün bahçıvan, şoför ve havuz temizleyicisi şahıslar da sözbirliği etmişçesine, geniş omuzlu, yapılı ve iyi sevişken olurlar. Gerçek hayatta ise, varlıklı kadınlar hakikaten de kocalarını orta direğe göre daha çok aldatırlar. Kadınların bahsi geçen varlığın elde edilişi sırasında ihmal ediliyor olmaları ya da gene bahsi geçen varlığın harca harca bitmez miktarda oluşu ve bu durumun, yakışıklı, bekar ve fakat çulsuz gençleri kadına çekişi bu aldatma eyleminde etkin rol oynar.Diyeceksiniz ki, kadının hiç mi kabahati yok, valla onu sizin ahlak anlayışınıza bırakıyorum. Kocası tarafından ihmal edilen ve elinde bitmek tükenmek bilmeyen para ve binlerce genç ve yakışıklı adamla bırakılmış bir kadın ne yapsın? Sorarım size, ne yapsın? Aslında olaya o varlıklı kadın açısından bakarsanız, onun da durumu içler acısı. Aldatmak kadın için o kadar sıradan ve yaşamını alt üst edecek bir şey değilken, yapılan işin heyecanı da olmayacaktır.Aldatma sebebi “ihmal+varlık” olan kadınların eylemlerine buldukları gerekçe cümleleri aşağıdaki gibidir: • Kocam her Pazar olduğu gibi ofisteydi. Havuzda sırtıma yağ sürecek kimseler yoktu, ondan başka.4-BENDEN HALA İŞ ÇIKAR SENDROMU Kocalar ya da sevgililer, ilişkiler belli bir kıvama ve/veya boyuta geldiğinde, artık sevgililerine ya da karılarına ilk yıllardaki gibi davranmazlar. Kadınların ilk tepkisi şikayettir. “Sen eskiden bana şöyle yapardın, sen eskiden bana böyle yapardın” gibi. Bir süre sonra şikayetin de bir anlamı olmadığını fark ederler. Zira, erkeğin tavırlarında bir değişiklik olmamıştır. Bir süre sonra kadında yavaş yavaş kendine güven kaybı başlar.Bu güven kaybı beraberinde, bir boş vermişlik getirir ve evli erkeklerin temel şikayeti olan, “Bu kadın tapuyu alıp, çocuğu da yaptıktan sonra kendini saldı” durumu ortaya çıkar. İlgisizlik ve ilgisizlik sonucu kendini salma kısırdöngüsünü kıracak olan gene kadındır.Güzel giyindiği ve bakımlı olduğu bir gün kendisine atılan bir laf, ya da bir bakış, kadını harekete geçirir ve hâlâ erkekler tarafından beğenilen bir kadın olduğunu önce kendine ispatlamak ister.Araştırmalar göstermektedir ki, kendisinden hâlâ iş çıktığını ispatlamaya çalışan kadınlar eşlerini genelde en yakınlarındaki erkeklerle aldatırlar. Çalışıyorsa iş arkadaşları ile, çalışmıyorsa da kocasının arkadaşları ile.Aldatma sebebi “özgüven kazanmak” olan kadınların eylemlerine buldukları gerekçe cümleleri aşağıdaki gibidir: • Ne yapsam, dönüp bakmıyordu, ben de dönüp bana bakanını buldum! • Bana, göğüslerimin küçük olduğunu söylüyordu, değilmiş.• Benimle hiç ilgilenmiyordu, ben de ilgileneni buldum.• Kendime olan güvenimi yenilemek istedim, birden fazla erkek tarafından arzulanmak hiç de fena sayılmaz.• Yıllar sona bana kur yapıldı, cevap vermeyip de ne yapacaktım.

Hiç yorum yok: